M. Uğur DERMAN*

Bu makalemizde, doğduğu yer olan İran’da nesta’lîk, Osmanlı Türklerinde ise sadece ta’lîk adıyla tanınan ve bilinen hat nev’inde kullanılmaya mahsus kıt’a biçimini tanıtacağız.

Hem Farsçanın hem de Türkçenin harekesiz yazılışından dolayı, zemin doldurabilecek harflerin bir/iki/üç noktaları ile şedde ve tenvin dışında bir işaret almayan bu yazı nev’iyle yazılan kıt’aların sülüs ve nesih kıt’alarından çok farklı bir biçimi vardır. Ehemmiyetine binaen, okuyacağınız yazıyı ta’lîk kıt’alarına tahsis ettik. Evvela bu kıt’a biçimini okuyucularımıza şema üzerinden izah ediyoruz.

Ta’lîkin daha ziyade rastlanılan kıt’a biçimi, yazılan dört -nadiren altı- mısranın sağdan sola yükselerek devam etmesidir. Satırların meyilli olarak yükselmesinden dolayı bunlara mâil ta’lîk kıt’a adı verilir (Mâil, lügat manasıyla meyilli demektir). Satır araları da on nokta esasına göre tespit edilir. İran sahasında ise bu kıt’alar, çelîpâ adıyla bilinir. Bizdeki mâil ta’lîk kıt’alardan farklı olarak dört satır dışında -aynı kalemle veya daha incesiyle- şiirlerin yer aldığı kısımlarla kıt’a çerçevelenir.

*Prof., Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, İstanbul